NADAL NEDEN TOPRAK KORTUN KRALI?

Yazar: Caner KARABAŞOĞLU
2021 yılının Eylül ayında Nadal değneklerle geziyordu.

Rafael Nadal, 2021 yılında yıllardır domine ettiği Fransa Açığı (Roland Garros) Djokovic’e kaptırdı ve ardından büyük bir sakatlık geçirdi. Bu sakatlık yüzünden 2021 senesinin Wimbledon ve Amerika Açık turnuvalarına katılamadı. Sakatlık derecesi o kadar büyüktü ki Nadal tenis kariyerini bırakmak zorunda kalabilirdi. 2021 yılının Eylül ayında ayağından geçirdiği sakatlıktan dolayı desteksiz yürüyemeyen Nadal 2022 sezonunun ilk büyük slamı olan Avustralya Açık finalinde Dünya 2 numarası Rus tenisçi Daniil Medvedev’i 2-6, 6-7 (5), 6-4, 6-4, 7-5 skorlarıyla 3 – 2 mağlup ederek 21’inci büyük slam kupasını kazandı ve adını en fazla büyük slam kazanan tenisçi olarak tarihe yazdırdı. Kendisi de dahil dünya başardığı şeyin ne kadar büyük olduğunu kaldıramadı, duygularına hâkim olamadı ve bu başarıya sadece sevinç göz yaşlarıyla cevap verdi.

Sakatlıktan dönmüş ve fiziksel olarak hazır olmadığı sanılan Nadal’ın bu turnuvayı kazanması herkesin beklemediği bir şeydi. Kendisi de bu başarısına pek inanmadığından olsa gerek turnuvanın finaline kalacağını hiç düşünmediğini dile getirmişti. Nadal’ın bu kadar başarılı olmasının yanında kazandığı büyük slam kupalarının istatistiklerinin bize sunduğu verilere değinmek istiyorum. Nadal’ın kazandığı 21 büyük slam’ın 13’ünü Fransa Açık’ta kazanmış. Başka bir tenisçi tarafından kırılamayacak bir rekor, kendisi tekrardan tenis kariyerine başlasa kendisinin bile kıramayacağı bir rekor bu. Peki, Nadal’ı bu kadar başarılı yapan sırrı ne? Nadal neden herkesin Fransa Açık’taki korkulu rüyası? Nadal neden toprak kortun kralı?

Nadal’ın Oyun Tarzı

Teniste birçok tenisçinin farklı oyun stilleri mevcuttur. Oyuncuların oynadıkları oyunu belli tiplere ayırmakla beraber Nadal Agresif Baseliner tipi bir tenisçi olarak bilinir. Agresif baseliner kısaca, kortun arka tarafında oynamayı seven, kendi oyununu dikte eden, sert ve riskli vuruşlar yapan oyuncu tipi olarak bilinmektedir. Nadal’ın bir agresif baseliner tenisçi olarak genel olarak her maçında uyguladığı strateji ve aldığı sayıya yakından bakalım. Buna, 2022 Avustralya Açık finalinde Medvedev’e karşı oynadığı maçtan aldığı bir sayıyı örnek verebiliriz. Aşağıdaki resimleri sırasıyla inceleyelim.

Pozisyon 1. Nadal Medvedev’in bulunduğu köşeye sert bir forehand vuruyor. Bu forehand ile Nadal Medvedev’i savunma konumuna sokuyor ve kendi oyununu rakibine dikte ettirmeye çalışıyor. Medvedev bu topu savunmak için kortun köşesine koşacak ve Nadal Medvedev’in kortta yarattığı alansal boşluktan yararlanmak isteyecek.

Pozisyon 2. Medvedev Nadal’ın vurduğu sert forehand vuruşunu savunmayı başarıyor. Fakat, bu konumda Medvedev Nadal’a karşı dezavantajlı konumda bulunuyor çünkü aslında tam bu noktada Nadal Medvedev’i kortun en köşesine çekmiş ve kortta alansal bir üstünlük kurmuş oluyor. Medvedev’in savunmasından sonra yine atağa hazırlanan Nadal’ın önünde 3 farklı vuruş seçeneği var. Birincisi; sert bir forehand ile tekrardan Medvedev’in bulunduğu köşeye vuruş yapabilir. Bu sayede, Medvedev’i hem ters ayakta hem de hazırlıksız yakalamış olur. Medvedev Nadal’ın bu vuruşunu çevirse bile Nadal, Medvedev’in olası zayıf vuruşunda rahat bir file oyunu oynarak puanı alabilir. İkincisi; Medvedev’in ters köşesine sert bir forehand vurarak sayı alabilir çünkü Medvedev’in kortun diğer köşesine yetişmesi zor. Nadal üçüncü tercihini kullanarak tipik bir agresif baseliner tenis oyuncusunun attığı kısa bir vuruş ile sayıyı alıyor.

Pozisyon 3. Nadal’ın önceki resimdeki pozisyonu ile bu resimdeki pozisyonunu kıyasladığımız zaman fark ettiğimiz ilk şey rakibi kandırmaya yönelik yaptığı bir pozisyon numarasıdır. Nadal, top kendisine döndüğü zaman forehand vuruşunda aldığı pozisyonu alıyor. Rakibi yani Medvedev bu forehand vuruşuna asla önde yakalanmak istemez, ofansif bir şekilde kendisine savrulan topu kortun arkasında karşılamak Medvedev için en doğru tercih olacaktır. Nadal Medvedev’in bu oyunu sergileyeceğini bildiği için kısa bir vuruş bırakıyor ve sayıyı alıyor. Bu oyun tarzı aslında Nadal’ın nasıl bir tip tenis oyuncusu olduğunu gösteren örneklerden bir tanesi.

Toprak Kortun Rakipsiz Hâkimi

Fransa Açık (Roland Garros) 4 büyük slam turnuvasından bir tanesidir ve Nadal bu turnuvayı tam 16 senede 13 kere kazanmıştır.

Teniste temel olarak 3 tip kort bulunmaktadır. Bunlar; Toprak, Çim ve sert korttur. Bu kortların hem oyuncuların fiziksel özellikleri, oyun tarzları üzerinde hem de topun hızı ve yüksekliği üzerinde etkileri vardır ve farklıdır. Toprak kort aslında topun hızını keser ve topun diğer kortlara kıyasla daha yüksek bir sıçrama yapmasına neden olur. Bunu bir veriyle açıklayacak olursak; 100 km/h hızla gelen bir top yüzeye çarptıktan sonra tekrar sektiği zaman hızı 57 km/h düşecektir.

Açısal olarak ele alırsak; 30 derecelik bir açıyla gelen topun 44 derecelik bir açıyla yükseldiğini gözlemleriz. Bu da topun yükseldiğini gösterir. Peki, Nadal neden toprak kortta bu kadar iyi? Aslında bu sorunun cevabına birçok sebep gösterilebilir, fakat genel resme baktığımız Nadal’ın toprak kortta bu kadar iyi olmasının çoğunlukla oyun tarzına bağlı olduğunu görürüz. Bunu oyununu servisine bağlı olarak inşa eden oyuncuların toprak kortta neden etkisiz olduklarına bakarak açıklayabiliriz. İstatistikler, toprak kortta atılan servislerin sadece 5.5%’in ace olduğunu göstermiştir. Nadal agresif baseliner tipi bir tenisçidir ve oyununu bu yönde inşa etmez. Dolayısıyla, toprak kortta bir adım öne çıkar.

Ayrıca, Nadal sahip olduğu fiziksel özelliklerini, atletizmini toprak kortta daha iyi ortaya çıkarmaktadır. Nadal’ın sert kort karnesine baktığımız zaman toprak korta oranla çok büyük bir fark olduğunu görürüz. Bu durum önceki paragraflarda belirttiğimiz gibi kortun sunduğu özelliklere bağlıdır. Sert kortta sürtünme kuvveti çok fazla olduğu için oyuncular fiziksel olarak toprak kortta olduğu kadar rahat edemezler ve daha fazla yorulurlar. Ayrıca, oyuncuların sakatlanma oranları toprak ve çim korta göre sert kortta daha fazladır. Nadal kariyeri boyunca diz sakatlıkları yaşamış ve sürekli bu problemleri yaşayan bir oyuncudur.

Nadal’ın sakatlık karnesine ve sakatlandığı dönemlere baktığımız zaman sert kort maceralarından sonra dizinde oluşan problemlerden dolayı da sakatlıklar yaşadığı görülür. Nadal çok etkili ve özgün bir forehand’e sahiptir. Topa diğer oyunculardan farklı olarak daha çok spin vermektedir. Bu özelliği de ayrıca Nadal’ı toprak kortta üstün kılan bir diğer özelliğidir.

Nadal Roland Garros’u 13 kere kazanarak teniste kırılması imkansıza yakın bir rekor kırmıştır. Oynadığı oyunun etkileyici olmasının yanında seyircilerle yakın ilişkisi ve rakibine karşı sergilediği tavırlarla da Nadal gerçek bir sporcudur. Şu aralar yine dizinden yaşadığı sorunlar nedeniyle sakatlanmış olsa da 2022 yılının Roland Garros’unda Nadal’ın 22. Büyük slam için çıkacağı yolu hepimiz merakla bekliyor olacağız. 

İlginizi çekebilecekler

İnternet sitemizden en verimli şekilde faydalanabilmeniz için "ÇEREZ" kullanıyoruz. Toplanan verilerle ilgili düzenlemelere internet sitemizde yer alan Gizlilik Politikasından ulaşabilirsiniz. Kabul et. Detaylar