SAFLAR NETLEŞİYOR TÜRKİYE SEÇİME GİDİYOR

Yazar: Fatih ÖZAY

Türkiye, takvim yaprakları 14 Mayıs 2023’ü gösterdiği gün sandık başında olacak. 6 Şubat depreminden sonra oluşan yaralarını henüz saramamış olan halk, cumhuriyetin ikinci yüzyılında iktidarı kime teslim edeceğini belirleyecek. Günden güne safların iyice belirginleşmeye başladığı, ittifakların ve cumhurbaşkanı adaylarının neredeyse netleştiği bu süreçte tam anlamıyla viraja girmiş bulunuyoruz. Seçim atmosferinin önümüzdeki iki ayda hayatımızın her alanında etkili olacağı bu süreçte Türkiye demokrasi sınavına nasıl gidiyor gelin birlikte bakalım.

SEÇİM TARİHİ NETLEŞTİ

10 Mart 2023 tarihinde Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Anayasa’nın 116. maddesi uyarınca TBMM Genel Seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin yenilenmesine ilişkin cumhurbaşkanı kararını imzaladı. Bu karar aynı gün Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlandı. Yayınlanan bu kararla birlikte resmi olarak start verilen 2023 seçimleri, 14 Mayıs 2023’te yapılacak. Olası bir ikinci tura kalma durumunda ise 28 Mayıs 2023’te seçmen tekrar sandık başında olacak.

MİLLET İTTİFAKI

Dört gün süren tartışmalar ve İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in masadan çekilme kararı sonrası yaşanan gerilimli ortam, 6 Mart tarihinde uzlaşıyla sonuçlandı. Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu olarak açıklandı. Yaşanan kaos döneminde hayal kırıklığına uğrayan muhalif seçmen yine bu kaosun giderilmesi için ön ayak oldu diyebiliriz. Millet İttifakı’nın, önceki adıyla Altılı Masa’nın, içinde çıkan bu çatışma muhalefet kanadında derin bir üzüntü yaratsa da oluşturulan kamuoyu baskısıyla birlikte liderler şapkalarını önüne aldı ve tekrar bir müzakere sürecine girdiler. Uzlaşıyla sonuçlanan bu müzakerede öne çıkan iki isim ise hiç şüphesiz ABB Başkanı Mansur Yavaş ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’ydu. İYİ Parti ve CHP arasında kurmuş oldukları iletişim köprüsü sayesinde masayı tekrar bir araya getiren Belediye Başkanları, toplantı sonrası yayınlanan 12 maddelik açıklamanın 12. Maddesinde kendilerine yer buldular. Bu maddeye göre, Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayının seçimi kazanması ihtimalinde, ABB ve İBB başkanları Cumhurbaşkanının uygun gördüğü zamanda ve tanımlanmış görevlerle Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak atanabilecekler. Böylelikle Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu arasında kamuoyu içinde yaşanan adaylık tartışmaları da son bulmuş oldu. Seçim kampanyası döneminde üç isim birlikte olacak, seçmene karşı meydanlarda birlikte poz verecekler.

Bu süreçte yaşanan gelişmeler Türk siyasetinin her şeye rağmen hâlâ bizleri şaşırtmaya devam ettiğini ve politika satrancının oldukça başarılı bir şekilde oynanabildiğini gösteriyor. Kılıçdaroğlu yapmış olduğu bu hamle ile hem kendi adaylığı konusunda yaşanan kara bulutları dağıttı hem de milletin arzuladığı isimleri de seçim döneminde yanında olmaya ikna etmiş oldu. Geçiş dönemi cumhurbaşkanlığı sürecinde koltukta durmayı planlayan Kemal Kılıçdaroğlu, parlamenter sisteme geçiş sağlandıktan sonra emeklilik hayatına geçiş yapmayı planlıyor.

CUMHUR İTTİFAKI

2018 seçimlerinden bu yana tartışılan muhalefet adayı nihayet belli olduğuna göre gözleri Cumhur İttifakı’na çevirmenin vakti geldi. Bildiğiniz üzere Tayyip Erdoğan’ın 2023 seçimlerinde hukuken aday olup olamayacağı uzun süredir tartışılan bir konu. Anayasa’da belirtilene göre bir kimse üç dönem cumhurbaşkanlığı yapamaz. Erdoğan’ın aday olabileceğini savunan isimler ise 2017 referandumu sonrası Erdoğan’ın yalnızca bir dönem cumhurbaşkanlığı yaptığını ve 2023’ün ikinci dönemi olacağını iddia ediyorlar. Karşı çıkan taraf ise 2014’te cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan Erdoğan’ın bu seçimlerde üçüncü kez aday olarak Anayasa’yı ihlal ettiğini ileri sürüyorlar. Erdoğan ise yapılan hukuki tartışmaların gölgesinde Cumhur İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olduğunu çoktan ilan etti. Cumhur İttifakı’nın adayının Tayyip Erdoğan olması sürpriz bir sonuç değildi. Asıl sürpriz seçim kararı sonrası ittifakı genişletme çalışmaları oldu. AKP’li üst düzey yetkililer birçok partiye Cumhur İttifakı’na katılmaları için teklifte bulundu. Bu partilerin içinde ANAP, Vatan Partisi, Yeniden Refah Partisi gibi partiler mevcut. Bunlardan en şaşırtıcı olan ise HÜDA-PAR’ın Cumhur İttifakı’na dahil olması oldu. HÜDA-PAR’ın ittifaka girmesiyle birlikte parti programlarında yer alan, cumhuriyet ve laik rejimle uyuşmayan maddeler halkın tepkisini çekti. Zorunlu karma eğitime karşı olmalarından, eyalet sistemi ve özgürlük taleplerine kadar birçok madde, demokrasiye inanan vatandaşlar tarafından endişeyle karşılandı. Aynı ittifakın içerisinde yer alan ve AKP’den sonra ikinci parti olarak gelen Milliyetçi Hareket Partisi’nin ittifakın bu denli genişlemesine sessiz kalması ise artık kimseyi şaşırtmıyor diyebiliriz.

ATA İTTİFAKI

Cumhur İttifakı ve Millet İttifakı’nda yaşanan gelişmeler kısaca böyleydi. Bu iki ittifakının dışında kalan siyasi partiler de kendi içlerinde seçim sürecini başlattılar. Zafer Partisi öncülüğünde kurulan Adalet Partisi, Ülkem Partisi ve Türkiye İttifakı Partisi’nin de içinde bulunduğu ATA İttifakı da Cumhurbaşkanı adayını belirledi. İttifakın ortak adayı eski MHP milletvekili ve akademisyen Sinan Oğan oldu.

MEMLEKET PARTİSİ VE MUHARREM İNCE

Bu ittifakın içinde Memleket Partisi’nin de olacağını düşünüyorduk fakat geçtiğimiz hafta Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ ve Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce arasında gerçekleşen görüşme sonrası İnce, ittifakta olmayacaklarını belirtmişti. Muharrem İnce’nin almış olduğu bu kararın arkasında Özdağ’ın ilk olarak Mansur Yavaş’ın adaylığından yana taraf almasından kaynaklandığını biliyoruz. Bunun yanı sıra CHP’li üst düzey isimler de Muharrem İnce’nin Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayını desteklemesini istediklerini dile getirdiler. Bu isteklere olumlu herhangi bir geri dönüş yapmayan Memleket Partisi kanadı görünen o ki seçimlere herhangi bir ittifak içinde girmeyecek. Cumhurbaşkanı adayları ise şüphesiz Muharrem İnce olacak.

EMEK VE ÖZGÜRLÜK İTTİFAKI

Bir diğer ittifak ise HDP, TİP, EMEP, EHP, TÖP ve SMF’nin oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifkakı. Bu ittifak kendilerini Üçüncü İttifak olarak tanımlıyor. Millet İttifakı ve Cumhur İttifakı’nın kendilerini temsil etmediğini düşünen seçmenler için alternatif bir ittifak olmayı amaçlıyor. İttifak kurulduğu günden bu yana Cumhurbaşkanı adayının HDP’li bir isim olması beklenen Emek ve Özgürlük İttifakı, Kemal Kılıçdaroğlu’nun aday olarak açıklanması sonrası CHP Liderinin kendileriyle gerçekleştireceği ziyaret sonrası süreci tekrar değerlendirecekler. HDP’nin içinde bulunduğu parti kapatma davası süreci ise bu değerlendirmeyi etkileyecek bir faktör olarak karşımız çıkıyor. HDP’nin tutuklu eski Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ise Twitter hesabından yaptığı açıklamalarda iktidara karşı birlik ve beraberlik içinde mücadele edilmesi gerektiğini vurguluyor.

Önümüzdeki günlerde neler yaşayacağız, birlikte göreceğiz. Ülkemiz demokrasisi için en doğru kararın çıkması temennisiyle…

İlginizi çekebilecekler

İnternet sitemizden en verimli şekilde faydalanabilmeniz için "ÇEREZ" kullanıyoruz. Toplanan verilerle ilgili düzenlemelere internet sitemizde yer alan Gizlilik Politikasından ulaşabilirsiniz. Kabul et. Detaylar